Termokar’ın köle stratejisi

Ülkemizdeki göçmen sayısının her geçen gün daha fazla artması, işverenlerin daha az ücretle daha fazla üretim yapmasına olanak tanıdı. Sosyal güvencesi olmadan daha az ücrete işçi çalıştırması, iş güvenliğinin ve insan hayatının hiçe sayıldığı diğer taraftan işsizlik oranının yükseldiği durumları ortaya koydu. Sigortasız işçi çalıştırılması her ne kadar illegal olsa da, devlet desteği ve teşviki ile bu sistemi kullanan birçok işyeri var. TERMOKAR da bu işyerlerinden birisidir. 6 aylık İŞKUR desteği ile yabancıları çalıştırma hakkını kullanıyor, daha sonra bir kısmını kadroya dahil edip, çoğunluğunu işten çıkartıyorlar. Belirlenen maaş miktarını (6.375 TL) resmi olarak banka hesaplarına ödeyip, illegal olarak aylık 35 saat ücretsiz fazla mesai yaptırıyorlar. Mesai ödemelerinin resmi olarak alınan maaş üzerinden değil de asgari ücret üzerinden hesaplanması da cabası. Asgari ücretten fazla ödenen kısmı, fazla mesaiye sayıyorlar.

TERMOKAR’da İŞKUR kuralları ve kanunları gereğince hafta içi çalışma saatleri 08:00- 16:00, hafta sonu cumartesi günü ise 08:00- 13:00 olarak belirlenmiştir. Bu çalışma saatlerinde haftalık çalışma süresi olan 45 saat tamamlanmış oluyor. Fakat göçmen işçiler günlük 163 TL ücret alıyor, dini bayram, resmî tatil, cumartesi ve pazar günleri için ise yevmiye ücreti ödenmiyor. Bu şartlarda çalışan bir işçinin bir aylık alabileceği ücret 24-26 çalışma günü üzerinden hesaplandığında 3.912 TL veya 4.238 TL olarak ödeniyor. Karın tokluğuna çalıştırılan göçmen işçilerin hakları yendiği gibi, yerli işçi de işsizlikle sınanarak daha az ücrete çalışmaya zorlanıyor.

Ülkelerine bizim de dahil olduğumuz emperyalist saldırı sonrası şimdi bizden sığınma talep eden göçmenlerin diğer Avrupa ülkelerine gönderilmemeleri karşılığında, Avrupa Birliğinden ücret alınmış, ülkemiz sınırlarında kalmaları sağlanmıştır. Hükümet yetkilileri sığınmacıların toplum içinde ötekileştirilmeleri ve suç makinesi gibi gösterilmelerini desteklemiş, bir taraftan emeklerinin sömürülmesine el altından izin vermiş, bir taraftan da onları ülkelerine geri gönderme tehdidiyle köleliğe razı bırakmıştır. Enflasyonun %300’leri bulduğu ülkemizde asgari ücretin de altında çalışmalarına göz yumulan göçmenlerin suça sürüklenmeleri neredeyse kaçınılmazdır. Yine aynı şekilde yerli işçinin de açlıkla sınanması ülkemizdeki suç oranının artmasına neden olacaktır.

Ekonominin günden güne kötüye gitmesi patronların kâr kaygısını kırbaçlamakta, zararlarını işçinin ücretinden çıkarmaya çalışmaktadırlar. Hükümetin kötü politikaları yerli ve göçmen işçilerin sırtına yüklenemez. Hiçbir yurttaş güvenlik ve açlık tehdidiyle yaşamayı hak etmiyor. Saldırı nereden gelirse gelsin, işçi sınıfının kurtuluşu sermayeye karşı örgütlenmekten geçer. Yegâne görevinin patronların karına kar katmak olduğunu gördüğümüz hükümetin, kapı arkalarında yaptığı pazarlıklarla göçmeni yerliye kırdırma planlarını sınıfımıza sahip çıkarak bozalım.

Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği. Birleşe birleşe kazanacağız.

Termokar işçisi

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

WordPress.com'da Blog Oluşturun.

Yukarı ↑

%d blogcu bunu beğendi: